Bana Hayallerimi ver Sana Dünyaları Vereyim (The Dream Manager)

Öncelikle kitabın orijinal isminin manası (benim bulduğum) "Rüya Müdürü". Ama bizim dilimizde çevirisindeki ismi böyle değil. Düşünüyorum; eğer bu kitap Türkçeye çevrildiğinde ismi "Rüya Müdürü" olsaydı satmayacak mıydı? İllaki satacaktı ama sanırım "Bana Hayallerimi ver Sana Dünyaları Vereyim" ismi daha etkileyici, albenisi daha çok olan ve pazarlanmasında gerekli ilgiliyi daha çok yaratacak olması sebebiyle seçilmiş olabilir.Bana göre kitabın ismi "Rüya Müdürü" olmalıydı. Bu kitabın çevirisinde yapılan isim değişikliğinden de bir pazarlama stratejisi öğrenmiş oldum. Efendim, okumuş olduğum; "Bana Hayallerimi ver Sana Dünyaları Vereyim (The Dream Manager)" isimli kitabın yazarı Matthew Kelly. Bu kitabı ilk olarak, Medyaalternatif.com'da  "Hayallerin bittiği yerde hayat biter" başlıklı yazısıyla, sevgili Yiğit Ahmet Kurt'tan öğrendim. Kitabı hemen temin ettim ama hemen okuyamadım. Böyle sağda solda, bloglarda, sosyal medyada gördüğüm, tavsiye edilen, yorumlanan kitapları, hemen kitap satın aldığım sitede sipariş listeye atıyorum. Sonra param oldukça ikişer üçer kitapları çekiyorum. Son baktığımda listemde; "Sepetinizde 237 ürün var. Toplam Tutar: 2.910,37 TL" mesajı vardı. Neyse, şimdi kitapla ilgili yorumuma geçeyim.

Efendim, aslında bu kitabın konusu olan "Hayaller" üzerine ben de bir kitap yazabilirim. Çünkü "Hayaller" sonsuz şeyler. Bizler hayalleriyle, hayal güçleriyle yaşayan insanlarız. En basit örnek sayısal loto oynayanların sayısına bakabiliriz. Bu çok kısır bir örnek gibi gelebilir ama bu tescilleyebileceğimiz, somut bir örnek. Hayalsiz olmaz.

İstisnalar olabilir elbette ama insanların genelini düşünürsek, hayallerin bizlerin birer vazgeçilmezi olduğunu görüyoruz. Vazgeçmeyin de zaten. Kimse hayallerinden vazgeçmesin. İşte okuduğum bu kitap; hayallerinden vazgeçen, hayallerini gerçekleştirmek isteyen insanlarla, işyerindeki çalışan sirkülasyonunu durdurmaya çalışan firma sahiplerinin hayaller etrafında buluşmasını anlatıyor. Kitaba konu olan şirketin en büyük sorunu, şirket bünyesinde çalışan insanların çok kısa sürede şirketten ayrılmaları ve yerlerine yeni elemanların bulunması. Bu çalışan sirkülasyonu oldukça fazla ve bu sirkülasyon şirkete büyük paralara mal oluyor. Şirketin müdürlerinden bir tanesi bu sirkülasyon sorununu çözmek için bir fikir ortaya atıyor "Hayal Yöneticisi". Burada amaç; çalışanların hayallerini öğrenmek ve çalışanlara bu hayallerine ulaşmakta yardımcı olmak. Böylece çalışanlar, çalıştıkları şirketin kendilerine ücretten daha fazlasını verdiğini, kendilerine değer verdiğini düşünüyor ve bu şirkette çalışırlarsa bazı hayallerine kavuşabileceklerini görüyorlar. Kısaca kitabın konusu bu. Detaylı öğrenmek için size kitabı alıp okumanızı tavsiye ediyorum.

Kitaptan öğrendiğim güzel bir bilgi de; hayallere ulaşmanın iyi bir finans yönetiminden geçtiğidir. Evet, hayallerimiz var ama bu hayallere ulaşmak için bir peri kızına ihtiyacımız yok. Önemli olan hayallerimize ulaşmak için elimizdeki parayı iyi değerlendirmek ve iyi bir finans yardımı alabilmek. Tabi bu finans yarımdı ve finans yönetimi şirketler için geçerli. Elbette bizlerinde yani bizim de kendimize iyi bir finans yönetimi uygulamamız lazım. En basitinden; Hayalim araba almak ve bu hayalime ulaşmak için neler yapmam gerektiğini planlıyorum. Elimdeki finansal değerleri ortaya döküyorum. Mesela sigara kullanıyorum ve çok fazla abur cubur yiyorum. Şimdi sigarayı bırakıp yemekleri de evde yersem araba almak için 1 senelik bir zaman içinde gerekli olan parayı biriktirebilirim. Tabi hepsini değil, sadece bir kısmını. Geriye kalan parayı da kredi çekerek elde edebilirim. Sigarayı bırakmam ve diğer masrafları kısmam sayesinde çektiğim kredinin taksitini ödeyebilirim. Vay be gerçekten de yapabilirim! O zaman hemen sigarayı bırakmalıyım!

Hayallerimize sahip çıkalım. Onları asla bırakmayalım. Mutlaka eşinize, annenize, babanıza, komşunuza, arkadaşınıza hayallerini sorun. Siz de kendi hayallerinizi anlatın. Birlikte ya da uzman birisinden yardım alarak finansal durumunuzu gözden geçirin. Hayallerinizi bırakmayın.

Belki bu tür kitaplar, fikirler, yazılar size saçma gelebilir. Evet, bazen bana da saçma geliyor ve Kemal Sunal'ın bir filmindeki sahne gözümde canlanıyor; Kemal Sunal "Erkekliğin El Kitabı" isimli bir kitap alır ve bu kitapta yazılanları uygulayarak kız tavlamaya çalışır. Fakat kitapta yazılanların hiç birisi işe yaramaz. Kitabın en sonunda, kitabın yazarı "Sayın okuyucu, bu kitaptakilerin hepsi boş şeyler" gibisinden, kitabın hiçbir işe yaramadığını ve sadece satış yapmaya çalışan boş bir eser olduğunu itiraf eder. Ama okumak okumaktır. Ben size tavsiye ediyorum, gerisi size kalmış.